
Sürdürülebilirlik kavramı global anlamda ve en etkin şekilde 1987 yılında Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Komisyonu tarafından hazırlanan bir bildiride tanımlanmıştır. Bu tarihten sonra başta Amerika’da ve bazı Avrupa ülkelerinde olmak üzere “sürdürülebilir büyüme” kavramı hem ulusal hem de küresel bir politikaya dönüşmüştür. Sera gazı etkisi, ozon tabakasının delinmesi, iklim değişikliği, eriyen buzullar, nesli tükenen canlılar, azalan petrol ve diğer kaynaklar, artan enerji talebi ve sayabileceğimiz bir çok etken dünyanın yeni bir döneme, “yıpranma dönemi” denilebilecek bir aşamaya geldiğini göstermekteydi. Akademik çevrenin de katkıda bulunduğu sürdürülebilir büyüme, sürdürülebilir kalkınma, sürdürülebilir üretim, sürdürülebilir tasarım gibi hedefler hem ülkelerin hem de şirketlerin gündeminde ilk sıralarda yer almaya başlamıştır. Sürdürülebilirlik bir noktadan sonra kendi endüstrisini yaratmıştır. Yeşil, organik, ekolojik, çevreci, dayanıklı, çevre dostu vb. sıfatlar çok fazla kullanılmaya başlanmıştır. Bazı üreticiler de bu sıfatların içini gerçek anlamda doldurmadan pazarlama argümanı olarak kullanmış ve fayda sağlamıştır. Self-declaration yani kendi beyanları ile kullanıcının dikkatini çekmeye çalışmışlardır.
Sürdürülebilirlik kavramının inşaat alanındaki yansıması “yeşil bina” ve “çevreci malzemeler” ile olmuştur. İnsanların aklına doğayı, huzuru ve güveni getiren “yeşil” renk bu sefer yapıların çevresel performansını belirtmek için kullanılmıştır. Yeşil bina sertifikalandırılması, binalarda kalite, enerji etkinliği, su tasarrufu, çevreye duyarlılık ve iç ortam kalitesini arttıracak tasarım yapılması ve böylece yapının uluslararası sertifikalı yapılar listesinde yer almasını ve değerinin artmasını sağlar.
Dünyanın en çok bilinen ve güvenilen yeşil bina sertifikaları:
LEED (Leadership in Energy and Environmental Design)
USGBC (Amerikan Yeşil Binalar Konseyi) tarafından geliştirilmiş yeşil bina ya da diğer bir tabir ile çevre dostu bina değerlendirme/puanlama sertifikasıdır. 1998’den beri verilmekte olan LEED(Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik) sertifikası bugün tüm dünyada en çok bilinen gönüllü yeşil bina sertifikasıdır. Ülkemizde de en çok tercih edilen yeşil bina sertifikasıdır. 9 kategoride değerlendirme yapılmaktadır.
- Bütünleştirici Ön Süreç
- Lokasyon ve Ulaşım
- Sürdürülebilir Alanlar
- Su Verimliliği
- Enerji ve Atmosfer
- Malzemeler ve Kaynaklar
- İç Mekan Kalitesi
- Tasarımda Yenilikler
- Bölgesel Öncelik
Türkiye’de mevcut durumda 87 adet LEED sertifikalı bina (otel, konut, iş merkezi, ofis vb.) vardır. Onlarca projenin değerlendirmesi de devam etmektedir.
Bazı LEED sertifikalı binalar:
- Boğaziçi Üniversitesi Ulusal Deprem İzleme Merkezi (GOLD)
- Tüpraş Rafinerisi Merkezi Kontrol Binası (GOLD)
- Konya Bilim Merkezi (GOLD)
- Brisa Akademi (GOLD)
- Türkiye Müteahhitler Birliği Merkez Binası (PLATINUM)
BREEAM(BRE Environmental Assessment Method)
BREEAM ilk olarak 1990 yılında İngiltere’de oluşturulan daha sonra dünyanın bir çok ülkesinde tercih edilen yeşil bina sertifikasyon sistemidir. Tasarım, yapım ve işletme performanslarının kabul edilen ölçütlere göre karşılaştırılmasına dayanan bu sistem bina sahiplerine ve işletmecilere binanın performansını ölçme imkanı vermektedir. BREEAM sisteminde 10 ana başlık altında değerlendirme yapılmaktadır.
- Yönetim
- Sağlık ve Refah
- Enerji
- Ulaşım
- Su
- Malzeme
- Atık
- Toprak kullanımı ve ekoloji
- Kirlilik
- Yenilik (inovasyon)
Güncel durumda tüm dünyada 714.000 bina BREEAM sertifikası almak üzere kayıtlarını yaptırmış ve 116.000 bina da sertifikalandırılmıştır. Türkiye’de mevcut durumda 42 adet LEED sertifikalı bina ( otel, konut, iş merkezi, ofis vb.) vardır.
Bazı BREEAM sertifikalı binalar:
Sabancı Üniversitesi (Very Good)
Küçükçekmece Belediyesi Binası (Very Good)
Grontmij Mühendislik Müşavirlik ve Tasarım LTD. ŞTİ. (Very Good)
DGNB(Deutsche Gesellschaft für Nachhältiges Bauen)
DGNB Alman Sürdürülebilir Bina Konseyi’nin kendi adıyla vermiş olduğu bir sertikalandırma sistemidir. DGNB Sistem adı verilen sertifika diğer benzer sertifikalarda olduğu gibi çevre dostu ve insan sağlığını ön planda tutan, enerji verimli binalar’a verilen bir sertifikadır. Türkiye’de bu sertifika sadece Viatrans Eski Likör Projesi’ne verilmiştir. Diğer sertifikalara göre şartları daha ağırdır.
Aşağıdaki tabloda hazır betonun LEED sertifikasyonunda etkilediği kategoriler ve puanlamalar yer almaktadır. Elbette bu kategori ve puanların çoğunda hazır betonun doğrudan etkisi yoktur. Ancak, yağmur suyu yönetimi alt kategorisinde puan almak için sahalarda geçirgen beton kullanılması, ulaşım alanlarında hazır betonun kullanımı, hazır beton ile yüksek katlı yapıların yapılması sonucu ortam yoğunluğunun azaltılması gibi dolaylı etkilerden söz edilebilir.
HAZIR BETONUN LEED SERTİFİKASYONUNDA KATKISI
SWF Kaynağı: http://www.specifyconcrete.org/leed-credits/